拡大画像

画面クリックで画像が消えます

rico写真
news

2024年04月24日(水)

türkiye’de kumar yargı yetkisi belgesi formu almanya 10

Kural ve Koşullar TNT Turkey

Maddesinde öngörülen adil yargılanma hakkının kapsamında olup olmadığını tartışmak gerekir. Gözler, Mahkemenin otonom kavramlar doktrini uyarınca suç isnadı kavramını geniş yorumlayarak, disiplin mahkemeleri tarafından verilen iki aya kadar çıkabilen bu cezaları gerçek anlamda bir ceza olarak görüp disiplin suçlarını Sözleşmenin 6.maddesi kapsamında bir “suç” olarak değerlendirebileceği görüşündedir[655]. Disiplin Mahkemesi tarafından verilen cezalara karşı yapılan başvurularda[656] AİHM  disiplin mahkemelerini 6. 477 Sayılı Disiplin Mahkemeleri Kuruluşu , Yargılama Usulü ve Disiplin Suç ve Cezaları Hakkında Kanun ile , As.C.K.’da yer alan “Disiplin tecavüzleri” ve “Disiplin Kabahatleri “ dışında , ayrı bir “Disiplin suçları “ kategorisi yaratılmıştır . Maddede tarif edilmiş[550] ve kanunun oda ve göz hapsi cezası ile cezalandırdığı eylemler disiplin suçu olarak kabul edilmiştir. Kanunun disiplin suçu olarak cezalandırdığı eylemler 47-61/A  maddeleri arasında yer almaktadır. TSK’da disiplinin sağlanması bakımından amirlere disiplin cezası verme yetkisi tanınmıştır. Disiplin cezaları olarak, uyarı, izinsizlik, aylık kesilmesi,  göz hapsi, oda hapsi, rütbenin geri alınması ve sıra harici hizmet cezaları verilebilmektedir.

Soruşturmanın amacı, disiplin suçu teşkil ettiği ileri sürülen fiile ve bu fiili işleyen faile ilişkin her türlü fiili ve hukuki araştırmayı yaparak ilgililerin sorumluluklarını belirlemektir[353]. Bu belirlemeyi yapabilmek için, soruşturmacının başta kendisine suçlama yöneltilen kişinin savunmasını almak üzere, işin niteliğine göre her türlü bilgi ve belgeleri incelemesi, tanıkları dinlemesi, keşif yapması ve gerekiyorsa bilirkişi incelemesi yaptırması gerekmektedir[354]. Disiplin soruşturmasının yürütülmesi sürecinde gizlilik asıldır[348]. Gizlilik hem idari sırların korunması, hem de delillerin karartılmasını önlemeye yardımcı olur[349]. Gizlilik ilkesi üçüncü kişiler için geçerli olup, soruşturulan memur için geçerli değildir[350]. Çünkü gizlilik, öncelikle soruşturulan kişinin haklarını korumak için vardır. Soruşturulan kişinin masum olup olmadığı, soruşturma sonucunda ortaya çıkacaktır. Gizlilik, soruşturulan kişinin soruşturma sonunda masum çıkması ihtimali karşısında, soruşturulan kişinin kişilik haklarını korumak için getirilmiştir. İkinci olarak bilinmeyene karşı savunma yapmak imkânsızdır.

Yukarıda, tek fiile tek ceza verilmesi ilkesi nedeniyle, bir disiplin suçuna sadece bir disiplin cezası verilebileceğini ya da bir adli suça sadece bir adli ceza verilebileceğini belirttik. AsCK’da düzenlenen disiplin rejiminde disiplin soruşturmasının bağımsızlığı sistemi benimsenmemiştir. Bir eylem hem disiplin suçu hem da adli bir suç oluşturuyor ise bu durumda hem disiplin cezası ile  hem de mahkemelerce cezalandırılması mümkün değildir. Maddesinde ; mahkemeye sevk olunması gereken bir fiil nedeniyle fail yalnız disiplin cezası ile cezalandırılmış ise yeniden mahkemeye sevk olunacağı, evvelce verilen disiplin cezası infaz edilmiş ise bu sürenin mahkemece cezadan mahsup edileceği açıkça düzenlenmiştir. 1964 tarihli 477 SK’nun yürürlüğe girmesine kadar tüm disiplin suçlarına AsCK’nın hükümleri uygulanmış, disiplin cezaları konusunda AsCK’da 2000 yılına kadar önemli bir değişiklik yapılmamıştır. 4551 SK’la yapılan değişiklik[236] öncesi AsCK’da yer alan disiplin cezaları; “tevbih”, “şiddetli tevbih”, “maaş katı”, “göz hapsi”, “oda hapsi”, “sıra harici hizmet”, “izinsizlik”, “katıksız hapis”[237] olarak belirlenmişti. 4551 SK’la yapılan değişiklik sonrası disiplin cezaları; “uyarı”, “aylık kesilmesi”, “izinsizlik”, “sıra harici hizmet”, “göz hapsi”, “oda hapsi” ve “rütbenin geri alınması” olarak yeniden düzenlenmiştir[238]\. Heyecan verici slot oyunlarında oyna ve gerçek paralar kazan paribahis\. Disiplin cezasını gerektiren eylemler yasada kazuistik olarak sayıldıktan sonra, nitelik ve ağırlıkları itibariyle benzer eylemlere de disiplin cezası verilebileceği düzenlenmiştir. Bu şekildeki düzenleme disiplin cezasını gerektirebilecek tüm eylemlerin tek tek yasada sayılması imkansızlığından kaynaklansa da bu cezalara karşı yargı denetiminin kapalı olması nedeniyle disiplin suçu sayılabilecek eylemlerin belirlenmesi konusunda Milli Savunma Bakanına geniş takdir yetkisi tanınmasının hakimlik teminatıyla bağdaştığını söylemek zordur. Madde­si uyarınca, memurların, görev yaptıkları ku­rum ve hizmet birimlerinin bulunduğu yerleşme merkezlerinde ika­met etmeleri esastır. Devlet memurlarının görevlerini aksatmamak kayıt ve şartıyla belirtilen hudutlar dışında ikamet edebilmeleri için yetkili amirince izin veril­mesi gerekir.

Disiplin suçlarında, disiplin kabahatlerinde olduğu gibi amirin cezalandırma zorunluluğu bulunmaktadır. Disiplin tecavüzlerinde olduğu gibi amirin affetme yetkisi yoktur. 477 SK’da düzenlenen disiplin suçlarının, mutlaka disiplin mahkemelerince cezalandırılması gerekli değildir. Maddesine bağlı cetvelde tanınan yetki içinde faile oda veya göz hapsi cezası verebileceği gibi, dilerse suç dosyası hazırlayarak teşkilatında disiplin mahkemesi kurulan komutanlığa gönderir (477 SK m.14). Fıkrasında yer alanbildirim mekanizması bir tebligat usulü olmayıp, bilgilendirmelerinyapılmasında bir yol olarak sunulmaktadır. Özellikle tek taraflı olarakyapılan idari işlemlerin ilgilisine bildirilmesi yasal hakları kullanmaaçısından son derece önemlidir. Maddesinde idari işlemlerekarşı açılacak davalarda sürenin yazılı bildirim tarihinden başlayacağı açıkbir şekilde belirtilmiştir. AYİM, savunmanın mutlaka yazılı olarak alınmasının gerekmediğini disiplin amirinin savunmayı sözlü olarak da alabileceğine karar vermiştir.

  • Bu nedenledir ki, aynı statüde memurların birlerine karşı fiili tecavüzü bu bent kapsamında sayılmamıştır[224].
  • Bilindiği gibi, kamu görevlileriyle idare arasında da özel bir ilişki vardır.

Doğacak ve giderilmesi olanaksız zararları önlemek amacıylaantidemokratik niteliği açık olan ve başta ifade özgürlüğü olmak üzere çoksayıda temel hakkı ihlal eden yasanın yürürlüğünün durdurulmasına ivedi şekildekarar verilmesi gerekir. Özellikle böyle bir Kanun hükmü sosyal ağ sağlayıcıları üzerindebir baskı kurarak içerik değerlendirmelerini etkileyebilecek ve sansüruygulamalarına sebebiyet verebilecektir. Bu halde ise Anayasa’nın 22.maddesinde yer alan “Haberleşme hürriyeti”nin, 26. Maddesinde teminat altınaalınan ve demokratik toplumların en temel değerlerinden biri olan “İfadehürriyeti”nin ve yine Anayasa’nın 28. Maddesinde düzenlenen “Basın hürriyeti”ninve Anayasa’nın “Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması” kenar başlıklı 13. Maddesininaçık bir biçimde ihlâli anlamına gelmekte ve dolayısı ile, mezkûr hak vehürriyetleri teminat altına alan Anayasamızın “hukuk devleti” ilkesinibenimseyen 2. Maddesi hükmüne de aykırılık teşkil etmektedir. İdari otoritenin hukuka aykırı içeriğin çıkarılmadığı ya daerişime engellenmediği gerekçesiyle idari ceza verebilmesi için içeriğin hukukaaykırı olduğuna dair bir yargısal karar alma zorunluluğu getirilmiştir. Bumahkeme idari para cezasını inceleyecek olan mahkeme olacaktır.

Buna göre ilgili adrese ulaştığı tarihten itibarenbeş günlük bir süre geçtikten sonra tebliğ yapılmış sayılacaktır. Bu kapsamda mahkemeyeerişim hakkını sınırlamaya yönelik bir kanuni düzenlemenin şeklen var olması yeterli olmayıp yasal kurallarınkeyfîliğe izin vermeyecek şekilde belirli, ulaşılabilir ve öngörülebilirdüzenlemeler niteliğinde olması gerekir. Dava konusu kuralla sosyal ağ sağlayıcıtanımlanmaktadır. Buna göre sosyal etkileşim amacıyla kullanıcıların internetortamında metin, görüntü, ses, konum gibi içerikleri oluşturmalarına, görüntülemelerineveya paylaşmalarına imkân sağlayan gerçek veya tüzel kişiler sosyal ağsağlayıcılardır. (2) İnternet ortamında yapılan yayın içeriğinedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişilerin talepleri,içerik ve/veya yer sağlayıcısı tarafından en geç yirmi dört saat içindecevaplandırılır. Dünyada milyonlarca kullanıcısı olan platformlar ciddimaliyetler ile veri merkezlerinin yerlerini iklim, güvenlik, enerji, mevzuat,yatırım teşvikleri, işgücü gibi pek çok kriteri göz önünde bulundurarakbelirlemektedir. Genel olarak bu platformlarda tutulan veriler kullanıcılarınyerleşim yeri üzerinden gruplandırılmamakta olup veriler bütünsel ve yedeklerişeklinde saklanmaktadır. Verilerin yerel bir şekilde depolanmasını zorunlukılmak ve/veya verinin bir kopyasının yerel bir şekilde depolanmasını zorunlukılmak bütün şirketlerin omzuna oldukça zorlayıcı ekonomik külfet getirmekteolup, bireylerin özgürce ve ücretsiz olarak hizmet alabilmesine engelolmaktadır. Her ne kadar yasa koyucu; suç kastının, bildirilen içeriğinorantılı ve gerekli incelemesinin yokluğundan çıkarılabileceğine ilişkin birkayıt koymuşsa da, bu norm, kapsamı belirlenebilir şekilde yazılmamıştır.Ayrıca, örneğin bildirim sayısının çokluğunun dikkate alınması gibi, cezaisorumluluğu kaldıran başka herhangi bir hüküm getirilmemiştir. İçeriğin açıkça hukuka aykırılığının tespitinindeğerlendirilmesinin zorluğu ve vuku bulabilecek bildirimlerin çokluğu, 24saatlik sürenin son derece kısa olduğunu göstermektedir. İkinci olarak, Anayasa Mahkemesinin Ali Kıdık ve devamıkararlarında kişilik hakları kavramının içeriği ve tüzel kişilerin bu haklardanhangilerinden ve ne ölçüde yararlanacağı konusunda herhangi bir tartışmayapılmamış ve bu konularda açıklık sağlanmamıştır. Bu nedenle dördüncü fıkrada yer alan “içeriğin çıkarılmasıve/veya” ibaresi başta Anayasanın 2.

Demokratik hukuk devletinde güdülen amaç ne olursa olsun,kısıtlamaların, bu rejimlere özgü olmayan yöntemlerle yapılmaması ve belli birözgürlüğün kullanılmasını önemli ölçüde zorlaştıracak ya da ortadan kaldıracakdüzeye vardırılmaması gerekir. Bu durumda sosyal medya platformlarının Türkiye’den gönderilenyargı kararlarını uygulamadığı tezi anlamsızlaşmaktadır. Zira bu kararlarıntamamını sosyal medya platformları uygulasa AYM tarafından ihlal kararıverilinceye kadar ifade özgürlüğüne yönelik ihlaller devam edecektir. Benzer şekilde, yakın zamanda Fransa’da yapılan düzenleme 2018yılında oldukça kapsamlı ve detaylı hazırlanan Avia Raporu’na dayanmaktadır.İlk olarak 20 Mart 2019’da yasa tasarısı olarak meclise sunulmuş ve neredeysebir yıllık bir görüş ve değerlendirme süreci gerçekleştirilmiştir. Buçalışmalar sonucunda tasarı ancak Mayıs 2020’de meclis tarafındanonaylanmıştır. Söz konusu yasaya Avrupa Komisyonu, diğer üye devletler veFransız halkı tepki göstermiştir.